16 Nisan 2010 Cuma

Krep Dürüm

Bahçedeki ağaçlardan birine kuşlar yuva yapmıştı, yavrular büyümüş olmalı, başka kuşları çağırmış olmalı ki ben bu sabah güne kuş cıvıldamaları ile uyandım.

Haftanın bu son iş günü kendimi şımartarak güne başlamak ve haftasonu eşime yapacağım krep dürümün denemesini bu kuş sesleri içinde yapmak istedim. Krep hem yapımı kolay, hem lezzetli hem de çok fonksiyonlu bir yiyecek. Çeşitlemeler sonsuz olabilir krep ile.
Kahvaltılık olarak düşündüğüm için ben krebimi taze çekilmiş karabiber ve pul biber ile tatlandırdım ve dürüm malzemesi olarak peyaz peynir, maydonoz, yeşil biber, taze soğan ve domatesten oluşan salatayı kullandım. Ek olarak zeytin dilimleri de ilave edilebilir, o zaman tam bir türk kahvaltısı alternatifi olacaktır.




MALZEMELER(tek porsiyon)

1 yumurta
1 çay bardağı süt
un, tuz, karabiber, pul biber
2 yemek kaşığı ufalanmış peynir veya lor
1/2 domates
1 tutam maydonoz
1 sivri biber
yeşil soğanın yeşil kısımlarından 1-2 dal
1 tatlı kaşığı tereyağ

YAPILIŞI

Yumurtayı ve sütü iyice çırpıp yavaş yavaş unu ilave edelim. Unun miktarını özellikle belirtmedim çünkü yumurtanın ve çay bardağınızın büyüklüğüne göre değişecektir. Bu ölçülerle ben 20 cm çaplı bir tavada 2 adet ince krep elde ediyorum. Benim için krebin incesi makbul o yüzden yaklaşık 1,5-2 kaşık un yeterli olacaktır. Karışımın kıvamı çok yogun olmayan bir çorba gibi olmalıdır. Koyu kıvamlı bir karışım kalın krepler demek. Hamura tatlandırıcı olarak, tuzu, karabiberi ve pul biberi de ekleyelim.

Krep karışımı hazırken, iç malzemeleri doğrayıp salata haline getirelim. Bu arada çok harlı olmayan bir ocakta tavamızı ısıtıp tereyağını eritelim ve krep hamurumuzun yarısını tavanın ortasından başlayıp daireler çizerek tavaya yayalım. Krebimiz çok çabuk bir şekilde pişecektir. Göz göz pembelikler oluşmaya başlayınca spatula ile krebimizi ters yüz edelim ve diğer yüzünüde pişirelim. İlk krebi tabağa alıp hemen ikincisini tavaya aktaralım. İkinci krebimiz pişerken iç malzememizin yarısını ilk pişenin ortasına yayıp dürüm şeklinde saralım. Aynı işlemi ikincisi içinde tekrarladıktan sonra sıcak sıcak afiyetle mideye indirebiliriz.

15 Nisan 2010 Perşembe

Cevizli Ve Havuçlu Kek

Kardeşimi ve birbirinden haylaz 2 yiğenimi ziyarete giderken kek kalıbımı da yanımda götürdüm. Niyetim hem onlarla vakit geçirmek hem de nefis bir dokuya ve lezzete sahip havuçlu ve cevizli kekten yapmaktı. Bu tarifi,gazetelerin verdiği eklerden birinde keşfetmiştim, orjinal tarifte kullanılan malzemeler biraz farklıydı.

İki haylazın ve bir kopeğin patırtısı arasında hem sohbete hem de kekimizi yapmaya çalıştık ve sonrasında tamamen soğumasını bile bekleyemeden ılık ılık mideye indirdik. Zaten pişerken eve yayılan koku sabır sınırlarımızı fazlası ile zorlamıştı.
Bu kek hafif sert dış kabuğu, yumuşak ama bol cevizin verdiği kıtır doku ile birleşen havuç ve tarçın lezzeti ile başucu keklerinden olmaya aday. Deneyin bana hak vereceksiniz.



MALZEMELER

4 yumurta
1,5 su bardağı toz şeker
1 su bardağı sıvı yağ
2 yemek kaşığı tereyağ (eritilmiş)
1 su bardağı süt
1,5 su bardağı çekilmiş ceviz içi
2 havuç
1 tatlı kaşığı tarçın
1 paket kabartma tozu
aldığı kadar un

YAPILIŞI

İlk olarak havuçları rendeleyip 3-4 dakika soteledikten sonra soğumaya bırakalım. Diğer yandan yumurtaları ve şekeri 5 dk kadar çırpalım, sırasıyla içine sıvı yağı, eritilmiş tereyağını ve sütü ekleyip karıştıralım. Daha sonra havuçları, cevizi, tarçını ve kabartma tozunu ekleyip, yavaş yavaş unu karıştıralım. Kekimizin kıvamı koyu bir tahin gibi olmalıdır. Tereyağı ile yağlanmış ve unlanmış uzun kek kalıbımıza aktardığımız hamurumuzu önceden 160 c de ısıtılmış fırında yaklaşık bir saat pişirelim.
Büyük fırınlarda orta gözde pişirmek iyi sonuç veriyor ama mini fırında pişireceksek alt rafa koymak, kabarmasını beklemek ve üzeri kabuk tuttuktan sonra bir üste almak iyi olacaktır. Üstünün yanmasını önlemek için yağlı kağıt kullanılabilir.
Bu tarif oldukça fazla malzeme ile bir karışım. Bu yüzden büyük bir kek kalıbı kullanmak doğru olacaktır.

13 Nisan 2010 Salı

Körili ve Tavuklu Nohut

Yaz mevsimi kapıda ve birbirinden güzel mevsim sebzeleri pazarları doldurmak üzere. Bu yüzden genelde kış yemeği olarak tercih ettiğimiz nohutu benim çok sevdiğim bir tarzda yapmak ve paylaşmak istedim.

Köri olarak garam masala kullandım ben ama sadece köri baharatı da kullanabilirsiniz.
Garam masala birçok baharatın harmanlandığı bir karışım. Başka bir gün içeriğini ve nasıl yapıldığını anlatacağım. Aktarlarda hazır olarak da bulabilirsiniz.
Yine bir başka tat olan zencefili taze olarak marketlerde bulmanız mümkün ama bulamazsanız toz zencefil de kullanılabilir.

Bu tarifin yoğun bir baharat tadı var ve yanında sade bir pilavı öneriyorum ki birbirini dengelesin. Ama tek başına, çıtır bir ekmekle de nefis olacaktır.


MALZEMELER

200 gr Nohut (akşamdan ıslatılmış ve haşlanmış)veya 2 kutu konserve
2 parça tavuk göğsü
1 orta boy soğan
5 cm civarında taze zencefil veya 1 çay kaşığı toz zencefil
1 tatlı kaşığı kimyon tohumu
1 tatlı kaşığı garam masala veya köri
1 tatlı kaşığı salça
1 tatlı kaşığı kırmızı toz biber
4 yemek kaşığı sıvı yağ
1 yemek kaşığı tereyağı
tuz ve sıcak su

YAPILIŞI

İri kuşbaşı şeklinde doğradiğimiz tavukları az yağla kızgın tencerede sularını bırakmalarına izin vermeden birkaç dakika çevirelim ve bir kaba alalım. Aynı tencerede sıvıyağ ve tereyağ ile birlikte ince doğranmış soğanı pembeleştirelim. Sırasıyla önce kimyonu sonra ince kıyılmış zencefili ekleyip birkaç dakika kavuralım.
Müthiş bir aroma mutfağı saracaktır bu aşamada. Salçayi ve diğer baharatları da ekledikten sonra tencereye tavuk ve nohutları aktaralım. Üzerini geçecek kadar sıcak su ekleyip kısık ateste yaklaşık 30 dakika pişirelim. Servis ederken üzerine taze kişniş çok yakışacaktır ama ben bu tarifi hazırlarken bulamadım malesef.
Afiyet olsun...

Merhaba

Uzun zamandır yapmak istediğim birşeydi blog yazmak, yemeklerimi, beğenilerimi paylaşmak. Bu istikrar ve emek isteyen bir hobi bana göre ve daha önce cesaret edemememin sebebi de bu! Tabiri caizse biraz maymun iştahlı biriyim ben ve çok çabuk sıkılabilirim bu işten. Sıkılmadığım ve çok önemsediğim şey ise yemek yapmak, tatmak ve ikram etmek. Ve işte karşınızdayım!
Hepimiz için keyifli bir yolculuk olsun...